Sınırlarımızı çizmek aslında o kadarda zor değil . Sınırlarımızı çizmek için yalnızca bireyselliğimizi göz ardı etmeden, kendi isteklerimizi net bir şekilde bilerek,duygularımızı olması gerektiği gibi ifade edebilmekten geçiyor. Değişip dönüşen varlıklarız, sınırlarımızda zamanla değişim gösterebilir yalnızca o an ki sınırlarımızı belirlemeli, yalnızlıktan korkmadan yol almalıyız. Seni kabul eden seni sınırlarınla kabul etmeli, sen de onları sınırlarıyla kabul etmelisin. Karşı tarafın alanını yadırgamadan, yargılamadan kabullenerek yol almak gerektiriyor. Karşı tarafı incitme kaygısına kapılma, üzeceğini düşünme. Durumu içselleştirmeden, kişiselleştirmeden yoluna devam et bunlar senin kararların ve bu kararlardan karşı taraf mutsuz olacaksa bile bu onun kararı ve bu karara da sonsuz saygı duy. Hepimiz birbirimizden farklıyız ve farklı olmamız bizi biz yapan özelliklerimizden. Farklılıklarımızı da fark et ve bunları kucakla. Asla demiyorum ki karşı tarafı bilinçli üz, kır, dök. Yine sende sınırlarını çizerken sınırını bilerek ilerlemelisin. Bunları göz ardı etmezken, kendini de göz ardı etmemelisin. Her konuda net ol , kendini aldığın kararlar ile ilgili uzun uzun açıklama gereğinde bulunma, kararlarından dolayı özür dileme asla. Bunları yapabilmek istiyorsan ve yapamıyorum diyorsan önce kendine biraz acımasız olman lazım. Bir kez taviz verirsen yine sınırlarını çizemezsin ancak şunu da unutma. Sen yıllardır alışılagelmiş kimliğini bir anda yok sayarak keskin bir geçiş yapamazsın. Keskin bir geçiştense kontrollü, istikrarlı ve uzun vadede sağlıklı bir döngü yaratman gerekecek. Zamanla istediğin kıvama geldiğinde ne kadar özgür, bağımsız hissedeceğini düşün ve sınırlarını çizmekten korkma, SINIRLARINI ÇİZ !!!
top of page
Ara
Son Yazılar
Hepsini GörYazı: Blog2_Post
bottom of page
Comments